YAŞASIN 1 MAYIS
Yaşasın işçilerin, emekçilerin birlik ve mücadele günü. Bugün, tarihsel çıkarlarının bilincinde olan işçi sınıfının, sömürenlere karşı mücadele günü.Sermaye sınıfının, sermaye sınıfı işbirlikçilerinin değil; sermaye sınıfının davulunu çalan, düdüğünü öttürenlerin değil... Sınıf tanımına kökten karşı çıkan gericilerin değil... Sınıfsal mücadeleyi aydınlanma ve laiklik mücadelesiyle birleştirebilmiş, bu iki mücadele alanının birbirinden ayrılamayacağını fark etmiş, insan aklının çalışma düzeneğinin önündeki tüm engelleri kaldırabilmiş ve kendisini sınıfa ait görenlerin günü.
Bizler belediyelerde, özellikle de içinde bulunduğumuz salgın günlerinde kendi hayatımızı hiçe sayarak, gece gündüz hizmet üreten kamu emekçileriyiz.
Yangınların içine atlayıp canımızdan olan, meslek sınıfı sayılmayan itfaiye emekçileriyiz. İllerimizin, ilçe ve beldelerimizin huzur ve esenliğini sağlayan, salgın hastalık döneminde insanlara zaruri ihtiyaçlarını ulaştıran, fiili yıpranma tazminatı hakkı tanınmayan zabıta emekçileriyiz. Salgına karşı yetersiz koruma tedbirleriyle, hastalıkla burun buruna görevine devam eden sağlık, temizlik hizmetlerinde ve diğer belediye birimlerde görevli kamu emekçileriyiz.
Tüm emekçiler gibi bizim de tek bir talebimiz var aslında; insanca yaşamak ve insanca çalışmak. Ancak, siyasi iktidar ve patronlar için insanca yaşamayı talep etmek suçtur. Doğru ya, çalışan işçiler insan değil, yalnızca para kazanmak için kullanılan araçlardır siyasi iktidar ve patronları için. Bu nedenle şimdiye kadar kaç işçinin iş cinayetlerinde öldüğü açıklanmamakta, işçiler insan onuruyla bağdaşmayacak koşullarda çalıştırılmakta, yaşanılan iş cinayetlerinin üstü örtülmektedir.
Gücünü ve iktidarını patronlardan alan, patronlara elinden gelen tüm desteği sağlayan, gericilikle beslenen AKP iktidarının emekçiler için elinden gelen ise şunlardır:
Sözde salgınla mücadele için, Akp tarafından çıkartılan yasalardan işçi ve emekçi düşmanlığı çıkmıştır. İşten çıkarmak yasak ancak ücretsiz izin serbestolmuş, böylece zorunlu ücretsiz izin yasaya da girmiştir. Zorunlu ücretsiz izne ayrılan işçilere, işsizlik sigortası fonundan aylık 1170 TL ödeme yapılacak sadaka niyetine, bu da işçilerin ileride kullanacağı ödenekten mahsup edilecek, üç ay sonra da işten çıkarmak serbest olacaktır.
Yapılan düzenlemeyle, kamu emekçilerine esnek ve dönüşümlü çalışma modeli getirilmiş, kronik rahatsızlığı bulunanların idari izinli sayılacağı, bu süreçte mali ve özlük haklarının korunacağı belirtilmiş, ancak bunlar da idari amirin insiyatifine bırakılmıştır. Sonuç, yine emek düşmanı uygulamalar olmuştur. Kronik hastalığı bulunanların bir bölümüne izin verilmemiş, kamu emekçilerinin maktu mesaileri, toplu sözleşme ikramiyeleri kesilmiş, bir bölümü de dönüşümlü değil, tam zamanlı çalışmak durumunda kalmıştır.
Meydanları en kısa sürede yeniden dolduracağımız aydınlık günlere duyduğumuz özlem ile üyelerimize ve tüm emekçilere karşı hissettiğimiz sorumluluktan dolayı, 1 Mayısı alanlarda kutlama çağrısı yapamıyoruz. Sömürünün son bulduğu, emeğimizin karşılığını alacağımız aydınlık güzel günler umuduyla…
Yaşasın 1 Mayıs
Yaşasın Tüm Yerel Sen
Yaşasın Birleşik Kamu İş