Basına ve Kamuoyuna,
Türkiye'nin dört bir yanından, yurttaşlarımızın özgür tercihleri ile seçilerek görev başına gelen Cumhuriyet Halk Partili belediye başkanlarının, hiçbir somut delile dayanmadan, siyasi bir darbenin parçası olarak gözaltına alınması; yalnızca demokrasiye değil, halkın iradesine de açık bir saldırıdır. Bu tablo, adalet terazisinin, iktidar eliyle bozulduğunu, hukukun üstünlüğü yerine üstünlerin hukukunun devreye sokulduğunu göstermektedir.
Seçmenlerin ve halkın özgür tercihi, artık sandıkta değil, iktidarın karanlık koridorlarında dizayn edilmek istenmektedir. Halkımıza, işçiye, emekçiye, emekliye, memura, kadınlara, gençlere, doğaya; özcesi hayata ve ülkemizin geleceğine dair tek bir sözü ve çözüm olmayanlar: Halkın İradesini Tutsak Edemez!
CHP’li belediyeler, yoksulluğun kuşattığı mahallelere sosyal destek götürürken, kamunun kaynaklarını halkın yararına kullanırken, gençlere, kadınlara, emekçilere nefes olurken; Akp İktidarı tarafından hedef alınmaktadır. Çünkü iktidar, yurttaşın nefes aldığı her alanı tıkamak; dayanışmayı cezalandırmak istemektedir. Bu gözaltılar, yalnızca başkanlara değil, onlara oy veren milyonlarca yurttaşın onuruna da yönelmiştir. Biz bu hukuksuzluğu kabul etmiyoruz, etmeyeceğiz.
Şunu açıkça söylüyoruz; CHP'li Belediye Başkanları, halkın iradesini temsil etmektedir. Kimse, bu onurlu halkın sesini ve iradesini susturamaz! Adaletin, iktidar baskısına kurban edildiği bu düzene karşı, bir adım bile geri atmadan, onurlu ve kararlı duruşumuzu sürdüreceğiz. Sadece biz Tüm Yerel-Sen değil, toplumsal muhalefetin tamamı, emek ve demokrasi güçleri ve tüm emek örgütleri bu olağanüstü süreçte tarihi sorumluluk almalı, ülkemizin ve halkımızın geleceğine dair taraf olmalıdır. Çünkü bizler bu ülkenin vicdanı ve geleceğiyiz çünkü biz halkız, çünkü biz Cumhuriyetiz.
Tüm Yerel-Sen Genel Başkanı
Mücahit Dede